6365defa izlendi
Nureddin Yıldız Hocamız tarafından 29 Aralık 2014 Pazartesi günü yapılan Ankara Hacı Bayram Veli Camii Sohbetidir.
AÇIKLAMA
- Âdemoğlu sosyal bir varlıktır. Hayatını idame ettirebilmek için insanlarla etkileşim halinde olmak zorundadır. Bu etkileşim de dil yoluyla gerçekleşir. Dil ise yürekten geçenlerin tezahürüdür. Bu yüzden Mü’min öncelikle ruhunu fıtrat üzere donatmalı ve bu doğrultuda yumuşak bir dil kullanmalıdır. Nitekim Musab bin Umeyr radıyallahu anhın da davet için gittiği Yesrib’de bulunan halk onun yumuşak dilinden dolayı ona tabi olmuşlardır.
- El ile zarar vermemek için uğraşıldığı gibi dil ile de kimseye zarar verilmemelidir.
- “Dil Terbiyesi” derken sadece kaba konuşmak anlaşılmamalıdır. Lüzumsuz konuşmamak, yersiz yemin etmemek, ‘’inşallah’’ kelimesini nerede kullanacağını bilmek, verilen sırrı namus olarak görmek de mü’minin dil terbiyesidir. Dilini ihya edemeyen mü’minden dinini inşa etmesi beklenemez.
- Müslüman dil terbiyesini Resûlullah sallallahu aleyhi ve sellemden almıştır. Dolayısıyla dil terbiyesi iman ile doğru orantılıdır. Firavun’a bile güzel bir üslupla hitap etmek emredilmiştir. Hâl böyleyken Müslüman’ın kardeşine kötü bir üslup ile hitap etmesi beklenemez.
- Resûlullah sallallahu aleyhi ve sellemin dil terbiyesini görmüş Ümmet bu terbiyeyi gelecek nesillere aynı standartta aktarmak zorundadır. Bu da ancak o standartları yaşayarak örneklik teşkil etmekle mümkündür.
- Dil test edilmelidir. İnsanlar kullanılan dilden rahatsız olup bunu dillendirdiklerinde, uyarılan kişi bundan memnun olmalıdır çünkü bu uyarı cehenneme giden yolu kapatıp cennete giden yolu kolaylaştıracaktır. Uyarı yapan kızılmayı değil ödüllendirmeyi hak edecek bir tutum sergilemiştir yeter ki o da bunu yaparken uyarılacak bir tutum sergilemesin.
189-Dinimizde Çocuk Hakları
00:06:26 3672 Hayata Bakış
11) İhlas ve Niyet 8,9 ve 10.Hadisler
00:31:20 4482 Hayata Bakış
12) Aile Fıtridir – 5 Temmuz 2012 Milli Gazete
00:09:44 3061 Hayata Bakış